AKTİF YAŞLANMA KAVRAMI
Doç. Dr. Dilek ASLAN- Türk Geriatri Derneği Genel Sekreteri, HÜTF Halk Sağlığı AD Öğretim Üyesi

AKTİF YAŞLANMA Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 1990'lı yıllarda Dünyanın gündemine sokulmuş olan bir kavramdır. Aktif yaşlanma süreci yaşlıların günlük yaşamlarında sosyal, ekonomik, kültürel aktivitelere katılımlarını esas alır. Bu dönemin istenilen yönde olmasını toplumdaki ekonomik, sosyal, çevresel, bireysel, davranışsal, sosyal koşullar belirlemektedir. Yaşlı bireyler herhangi bir engellilik durumları olması halinde bile toplumda yürütülen faaliyetlere katılabilirler, deneyimlerini daha genç kuşaklara aktarabilirler. Bu süreç onların ailelerine, akranlarına, daha başka bir ifadeyle yaşadıkları toplumlarına katkılarını artırabilir.

"Aktif Yaşlanma" programı içinde öncelenen konular yaşamın ileri dönemlerinde de beklenmeyen ve erken ölümlerin önlenmesi, kronik hastalıkları olan bireylerin hastalıklarına bağlı engellilik durumu yaşamamaları, bireylerin ileri yaşlarında da yaşamdan zevk alabilmeleri, yaşlı bireylerin toplumun sosyal, politik, ekonomik aktivitelerine katılabilmeleri, sağlık harcamalarının daha az maliyetli olması ve bu giderler için devletin sorumluluğunun sağlanmasıdır.

Kişilerin bireysel olarak mutlu bireyler olabilmeleri için sağlıklı olmaları çok önemlidir. Sağlık, fiziksel açıdan olduğu kadar sosyal ve ruhsal açıdan da iyi hissetme hali olarak tanımlanmaktadır. Bu hedefe ulaşabilmek için ise aşağıdaki temel yaklaşımlar çok önemlidir:

1. Yeterli ve dengeli beslenme

  1. Bir gün boyunca en az üç öğün yemek yenmeli, öğün atlanmamalıdır. Üç ana, üç de ara öğün yenilmesi önerilmektedir.
  2. Her öğünde dört ana besin grubu olan süt ve süt ürünleri, et- yumurta ve kuru baklagiller, sebze ve meyve, ekmek ve tahıl grubu besinler bir denge içinde tüketilmelidir.
  3. Gıdaları doğru saklamak önemlidir. Aksi takdirde gıda zehirlenmeleri meydana gelebilir.
  4. Taze sebze ve meyve tüketimi çok önemlidir. Dışarıdan alınacak vitamin ve mineral takviyeleri (vitamin hapları, vb) vücut için zararlı olabileceğinden mutlaka bir doktora danışılarak kullanılması önerilmektedir.
  5. Doymuş yağ içeren maddelerden uzak durmak gerekir. Margarinler, kuyruk yağı ve tereyağı doymuş yağları fazla miktarlarda içermektedir. Yaşlı bireylerde günlük alınan enerjinin en fazla %30'u yağlardan sağlanmalıdır.
  6. Su tüketiminin yeterli olmasına özen göstermek gerekir. Bol su ve sıvı tüketimi sağlık için çok önemlidir. Yaşlı bireyin günde iki litre sıvı tüketmesi önerilmektedir. Bu gereksinim için günde 8-10 bardak sıvı tüketilmesi önerilir.
  7. Posalı yiyeceklerin tüketilmesi de sağlık açısından önerilmektedir.

2. Fiziksel egzersiz
Yaşlılık döneminde bedensel etkinlik önemlidir. Bu etkinlikler temel olarak dayanıklılık ve kuvvet egzersizleri şeklinde olması önerilmektedir. Her iki başlıkta da programlar başlamadan önce mutlaka doktor kontrolünden geçilmeli, hareketlerin türü, miktarı, süresi ve sıklığı doktorun yönlendirmesine göre yapılmalıdır.

3. Sigaradan uzak bir yaşam
Her yaş grubunda olduğu gibi sigara yaşlılık döneminde de çok zararlı bir alışanlıktır. Hiç başlamamak en önemli yaklaşımdır, ancak yaşlı bireylerin "bu yaşta bırakılsa da işe yaramaz" şeklindeki yaklaşımları son derece yanlıştır. Sigaranın bırakılmasının her yaş için yarar sağladığına ilişkin pek çok çalışma vardır.

4. Boş zamanları üretken bir biçimde değerlendirebilmek
Aktif yaşlanmanın bir gerekliliği kişinin üretime katkıda bulunmasıdır.

5. Yeterli ve düzenli uyuyabilmek
Sağlık için her gün düzenli bir şekilde uyku gerekir.

6. Kazalardan korunabilmek
Yaşlılık döneminde kazalar sık görülen sorunlar arasındadır. Bu kapsamda özellikle ev içi ortam koşullarının aşağıdaki öneriler dikkate alınarak uygun hale getirilmesi önemlidir.

  1. Ev içinde kaygan zeminlerin olmaması (ıslak zeminlerin her zaman kuru tutulması)
  2. Trabzanların sağlam olması
  3. Gerekli yerlerde tutamaklar olması (koridorlarda, banyo ve tuvaletlerde destek alınacak tutamakların olması)
  4. Kablo gibi materyallerin açıkta olmaması (bu tür materyaller yaşlıların takılmasına neden olabilir.
  5. Ev içi ortamın aydınlığının yeterli olması (görme sorunu yaşama olasılığı olan yaşlı bireylerin yaşadıkları ev içi ortamların aktivitelerini kısıtlamayacak kadar aydınlık bir ortam olması önemlidir)
  6. Varsa merdiven basamaklarının yüksekliklerinin eşit olması
  7. Evde, kullanım alanlarında fazla eşya olmaması
  8. Ev içinde bulunan eşyaların kişilerin takılıp düşmelerini engelleyecek şekilde yerleştirilmesi
  9. Sivri köşeli eşyaların olmamasına özen gösterilmesi (kişilerin çarpma olasılığı sonucu yaralanmaların engellenmesi için önemli olabilir)
  10. Evde giyilen terlik ve ayakkabıların zeminlerinin kaygan olmaması
  11. Ayağı kavrayan ayakkabıların kullanılması
  12. Etek ve pantolon boylarının kişilerin ayaklarının takılmayacağı şekilde ayarlanması

Bütün bu yaklaşımlar kişilerin daha sağlıklı ve üretken oldukları bir yaşlılık dönemi için kolaylaştırıcı ve geliştirici önerilerdir.

YARARLANILAN BAŞLICA KAYNAKLAR

1. Aslan D. Uluslararası Sağlık Bakış Açısıyla Yaşlılık. In: Kutsal YG (Ed) Aslan D (Ed Yrd). Temel Geriatri, Güneş Kitabevleri Yayını, Ankara, 2007, pp. 111-117.
2. Active Ageing: Towards Age-Friendly Primary Health Care. Towards Age-Friendly Primary Health Care, WHO. http://whqlibdoc.who.int/hq/2004/WHO_CHP_HPR_04.02.pdf. Erişim Tarihi: 20 Aralık 2005.
3. Selçuk H. Yaşlılarda Beslenme. Geriatri Kitabında (Aslan D. Ed). Türk Tabipleri Yayınları 2007: 159-170.
4. Güner H. Yaşlılarda Beslenme. Geriatri Kitabında (Aslan D. Ed). Türk Tabipleri Yayınları 2007: 9-113.
5. Erkılıç M, Aydoğdu F, Aslan D, Gökçe-Kutsal Y. Yaşlının Evi ve Çevresi. Türk Geriatri Derneği Yayınları, Öncü Matbaa 2007